22 Nisan 2012 Pazar

Walmart'a Umut Bağlamak...

© Zülal Kalkandelen / Dünyalı Yazılar
Cumhuriyet Pazar Dergi / 22 Nisan 2012

Aşağıdaki karşılaştırmalı rakamlar, özel sektörde dünyanın en büyük işvereni Walmart’ın portresini çok açık bir şekilde orraya seriyor.

* Mağaza sayısı: 1962’de 1, 1976’da 276, 1987’de 1198, 1996’da 2943, 2005’te 5289, 2011’de 8970. 

* Walmart’ın net satışı 419 milyar dolar; Norveç’in gayri safi milli hasıla miktarı 414 milyar dolar (Norveç, bu oranla dünyada 23.)

* Walmart’ın Amerikan eğlence sektörü ile ilgili toplam satışı 31 milyar dolar, Amerika’daki toplam gişe hasılatı 10 milyar dolar.

* Walmart’ın gıda ürünleri (sebze, meyve, hazır gıda vs.) satışı 141 milyar dolar, Whole Foods'un satışı 9 milyar dolar.

* Walmart’ın Amerika’daki toplam çalışan sayısı 1.4 milyon, Amerika’daki itfaiyeci sayısı 305.500, South Dakota eyaletinin nüfusu 814 bin.

* Dünyadaki toplam Walmart çalışanı 2.1 milyon, dünyadaki en ufak 50 ülkenin toplam nüfusu 2.1 milyon.

* Walmart mağazalarının toplam alanı 91.42 kilometrekare, Manhattan’ın yüzölçümü 61 kilometrekare.

* Her saniyede bir kişi Walmart’ın dünya çapındaki 8970 mağazasından bir ürün satın alıyor.


*** 

1962’de Samuel Moore Walton, Arkansas’ta ilk Walmart’ı açtığında hiç kimse işin bu kadar büyüyeceğini hayal etmemişti. Forbes dergisi, Walton’ın 2.8 milyar dolarlık servetiyle Amerika’nın en zengini olduğunu ilan etti. 1991’de Mexico City’de ilk Walmart açıldığında, sadece Amerika’nın değil, dünyanın da kaderini etkiler hale geldi.

Bu kadar büyümenin ortaya çıkardığı rakamlar, elbette sadece işgücü ya da yaratılan değerle sınırlı kalmadı. Bunun bir bedeli vardı; kısa süre sonra o bedelin ne olduğu ortaya çıktı. 1992’de ABD Başkanı George H. W. Bush, Walton’ı Özgürlük Madalyası ile ödüllendirse de, aynı yıl Bangladeş’te Walmart’a ürün tedarik eden bir fabrikanın çocuk işçi çalıştırdığı manşetlere yansıdı.

Şirketin 1996’da Çin’de ilk mağazasını açmasıyla neden olduğu sömürü ve çevreye verdiği zarar konusunda endişeler arttı. Walmart’ın elektrik tüketimi bugün 27 milyar kilowatt-saat. Bütün dünyada neden olduğu karbondioksit miktarı, 2010’da 21.4 milyon ton. 2008’de en az karbondioksit salımına neden olan 50 ülkenin yarattığı toplam miktarın, 15 milyon ton olduğu düşünülürse, karşımızdaki devin boyutu daha iyi anlaşılıyor.

Mother Jones dergisinin bu ayki sayısında Andy Kroll’un Walmart’la ilgili ilginç bir haberi yer alıyor. Hatırlanacağı üzere şirket, 2005’te sürdürülebilirlik programı başlatarak enerji harcamasını azaltacağını, sadece yenilenebilir enerji kullanarak daha fazla organik ürün satacağını ve yerel üreticiyi destekleyeceğini açıklamıştı.

Ancak beklenen hedeflere ulaşılamadı. Kroll, Walmart’ın çevreyi ve çalışanların haklarını korumak için fabrikalarını denetim altında tuttuğu iddiası üzerine Çin’e gitmiş. Bulduğu sonuç çarpıcı. Walmart’ın tedarik zincirinde yer alan çoğu fabrika, işlerinin yarısından fazlasını denetim altında tutulmayan “gölge” fabrikalara aktarıyor...

Walmart, bugüne kadar karbondioksit salımı yüzünden çevrecilerin doğal bir hedefi haline gelmişti. Ancak Kroll’un haberinde belirttiği gibi, 2009’da Kopenhag Dünya İklim Değişikliği Zirvesi’nin fiyaskoyla sonuçlanmasından sonra, çevrecilerin bir kısmı, “Bu firma sığınacak son liman olsa da, dünyayı değiştirme potansiyeli var. Eğer Walmart, enerji tüketimini ve karbondioksit salımını azaltıp, çevreci uygulamaları benimserse, bir umut olabilir” diyor.

Bu, ilk anda mantıklı bir düşünce gibi algılanabilir ama bence kapitalist sistem için fazla iyimser bir beklenti. Gerçek umut, varlığını sömürüye borçlu olan kapitalizmin kendini denetleyerek dizginlenmesinden mi doğar yoksa yerine insancıl başka bir düzen kurulmasından mı?

_

1 yorum:

caner salman dedi ki...

Birinci seçenek olası değil,ikincisi mantıklı ve insancıl olan.bu arada bu sayfayı uzun bir süredir takip ediyorum ve diyebilirim ki yazilarinizdaki içtenlik ve duruşunuz bu sürenin uzun olmasını getiriyor ve böylesi yazılara nadir rastladığımız şu günlerde-eleştirinin neredeyse yasak hale geldiği mevcut hükümet döneminde demek istiyorum-yazılariniz can simidi oluyor.kip ap gud vörk diyim daha ne diyim,iyi çalışmalar.