26 Aralık 2010 Pazar

Yunan Halkı Şok Doktrin'e Tepki Veriyor

© Zülal Kalkandelen/ DÜNYALI YAZILAR
Cumhuriyet Pazar Dergi/ 26 Aralık 2010

IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn Yunanlılara, “Doktorla mücadele etmeyin” demiş. Almış yanına Başbakan Papandreu’yu, geçmiş medyanın karşısına...

Ardından şöyle devam etmiş: “Yunan toplumunda çoğu kişi, bizim kötü adam olduğumuza inanıyor. Bazı insanların neden sokakta ‘IMF evine dön’ diye bağırdığını anlıyorum. Ama inanın bana, sizin için, burada olmamız evde olmamızdan çok daha iyi. Yakında kendi başınıza devam edebileceksiniz, biz de evimize döneceğiz, en iyisi bu.

Sokakta protestocular polisle çatışırken basın toplantısında Yunanistan’ın kemer sıkma politikası konuşuluyor. Peki IMF neden orada?

Yunanistan’ın yaşadığı iflasın ardından, Avrupa Birliği, geçen mayıs ayında bu ülkeye üç yıl içinde 110 milyar Euro kredi açma kararı aldı. Bunun 30 milyarı da IMF’den geldi.

Son haftalarda IMF’nin Yunanistan’a demirlemesinin nedeni, bu borcun geri ödemeleri için yapılan pazarlık.

Yunanistan, aldığı bu krediler karşısında ne yapmayı taahhüt etmişti?

* 2014 yılına kadar bütçe açığını AB’nin izin verdiği oran olan % 3’ün altına çekmek.

* Üç yıl içinde bütçede 30 milyar Euro’luk kesintiye gitmek. Bu yüzden kamu çalışanlarının ikramiyelerini kaldırmak.

* Yıllık tatil primlerine bir tavan koyup, yüksek ücretlilerde bu primi kaldırmak.

* Kamu çalışanlarının ve emeklilerin maaşına 3 yıl boyunca zam yapmamak.

* KDV oranını yüzde 21’den yüzde 23’e çıkarmak.

* Akaryakıt, alkol ve tütünden alınan vergiyi artırmak.

* “Açlık sınırında” olan dar gelirlilere bir defaya mahsus olarak 150-200 Euro’luk yardımı ödememek.

* Özel sektörde işten kovulma durumunda ödenen tazminat miktarını düşürmek.

* Emeklilik için daha önce en az 37 yıl olan sigorta primleri ödeme zorunluluğunu en az 40 yıla çıkarmak vb...

***

110 milyar doları alan Yunanistan, AB ve IMF’ye verdiği sözü yerine getirmek için bu önlemleri aldı. Medyaya yansıyan haberlere göre, bu yüzden, devlet memurlarının yıllık gelirinde 2-3 bin Euro, emeklilerin yıllık gelirinde ise 1000-1500 Euro kadar bir azalma oldu. Bunun yanı sıra, her Yunanlı ailenin harcaması da ek vergiler nedeniyle ayda 300-400 Euro arttı.

Kudurmuş kapitalizmin içine girdiği çöküş süreci, halkları ezerken sömürü düzeninin çarkları işliyor. Sosyal devleti öldüren neoliberal politikalar da bir çözümmüş gibi topluma sunuluyor.

Bütün bunların sonucunda patlama noktasına gelip isyan eden halka IMF Başkanı’nın söyledikleri çarpıcı: “Biz buraya yardıma geldik. Davet edilmediğimiz hiçbir yere gitmeyiz. Doktorla kavga etmeyin. Bazen doktorlar size sevmediğiniz ilaçları verir: ama ilaçtan hoşlanmasanız da, doktor size yardım için oradadır.

***

Hasta: Yunanistan, Doktor: IMF, İlaç: Neoliberal politikalar...

Bu yöntem bana Naomi Klein’in “Şok Doktrin” adlı kitabında anlatıklarını hatırlattı. Önce bir kriz çıkar, ardından kaos içindeki topluma çözüm niyetine birtakım planlar önerilerek sosyal devlet yok edilir.

Şimdi Yunanlı isyan etmesin de ne yapsın?

Elbette eski bir bakanın dövülmesini ve şiddeti onaylamak mümkün değildir. Ancak bütün bu olanlar karşısında protesto eylemlerinin olmamasını beklemek de hiç mümkün değildir.

Yunanistan halkı, Şok Doktrin’e tepki veriyor. Sokaklardaki eylemlerin anlamı budur.

-

Hiç yorum yok: