© Zülal Kalkandelen/ Dünyalı Yazılar
Cumhuriyet Pazar Dergi/ 13 Eylül 2009
Son günlerde “iMuslims: Rewiring the House of Islam” (The University of North Carolina Press, 2009) adlı ilginç bir kitap okudum.
Siber dünyanın İslam’ın algılanma biçimi ve Müslüman toplumlar üzerindeki etkisini inceleyen kitabın yazarı, Wales Universitesi İslami Araştırmalar Bölüm Başkanı Gary R. Bunt.
İslam ve teknoloji ilişkisini ele alan çalışmalarıyla, bu alanda dünyada otorite olarak görülen bilim insanlarından birisi Bunt. 2003’te çıkan “Islam in the Digital Age” adlı kitabı, Türkçe’ye de çevrilmişti.
Bunt, İslam’ı farklı yorumlayan ama dijital dünyada bir araya gelenlerin oluşturduğu topluluğu, “Siber İslami Çevreler” olarak tanımlıyor.
Sosyal, dini, ya da politik amaçlarla bilgi alışverişinde bulunmak üzere siber dünyanın içinde aktif olarak yer alanları anlatmak için de, “iMuslim” şeklinde bir kavram geliştirmiş.
Siber İslami Çevre’nin son yıllarda yaşanan teknolojik gelişmelere nasıl tepki verdiği, kitapta ayrıntısıyla ele alınıyor.
***
Benim kitapta en çok ilgimi çeken konu, dini otorite (ulema gücü) ve internet ilişkisinin anlatıldığı kısım...
Bunt’a göre, internetteki gelişmeler ile ulemanın geleneksel gücünün kırılışı arasında bağlantı var. Çünkü kendisini otorite olarak gören bir insanın içtihata dayalı kararlar önerme olanağı, 1990’larda göre bugün çok daha fazla.
Günümüzde artık herkes, duyurusunu internet üzerinden rahatlıkla yayabiliyor. Hükümetlerin onaylamadığı İslami reform çabalarının destekçileri, siber ortamda hazırda bekliyor.
İnternetin yayılmadığı dönemlerde, dini bilgilenme, şeyh, alim, evliya, pir ya da imam gibi dini otorite kabul edilip, toplumca saygı duyulan kişiler aracılığıyla oluyordu. Bu karşılıklı görüşme şeklinde olabileceği gibi, yazılı metinler de ihtiyacı karşılıyordu.
Oysa internet sayesinde farklı alternatifler gelişti; bugün insanlar internet üzerinden fetva alıp dua ediyor ya da hatim indiriyor.
Bunt, örnek olarak, Pakistan’da evli çiftlerin yaşadıkları sorunlara karşı bir din bilginini ziyaret edip yardım istediklerini anlatıyor. Bu durum eskiden yüz yüze gelmeyi gerektirirken, artık benzer bir diyalog internet üzerinde de yapılabiliyor.
Aynı şekilde, Pakistan’da uygulanan eski yöntemde, dini-politik lidere bağlılık yemini için toplantı düzenlenirken, aynı yemin artık online yapılabiliyor. Geleneksel yöntemler tamamen ortadan kalkmasa da, internet yeni seçeneklerin önünü açıyor.
Ve öyle görünüyor ki, ulemanın eski gücünü kaybetmesi kaçınılmaz...
***
Aslında internet, başta müzik ve habercilik alanında olmak üzere, birçok alanda otoriteyi ve eski güç sahiplerini yerinden etti.
Gary R. Bunt’a göre, Müslüman dünyasındaki en büyük etkisi de, ulemanın gücünün kırılması oldu.
Günümüzde bilgisayarın başına geçen bir insan, gidip birilerinden icazet almak yerine, her konuda farklı görüşlere ulaşma şansına sahip. Üstelik böylece, şeyhten imama, evliyadan pire değişebilen görüşleri sorgulama ve doğruyu araştırma olanağını yakalıyor.
Baskıcı toplumlarda internetin önünün tıkanmaya çalışılmasının önemli bir nedeni de bu... İnsanlara bilgiye ulaşma yolunda daha fazla inisiyatif kazandırdığı için, tutucu beyinleri rahatsız ediyor olsa gerek...
İşin en garip tarafı da, 21. yüzyılda hâlâ ulema-internet çekişmesinden söz ediyor olmak...
Dünya, çok yakında üç boyutlu internetle tanışacak. Bu durumda akıl, teknolojiye direnmek yerine, güvenilir bilgileri siber dünyada halka ulaştıranların kazanacağını söylüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder